Gündoğdu, gündeme ilişkin konuştu

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, TRT Haber, Kanal A ve TRT 6’da gündeme ilişkin önemli açıklamalar yaptı.

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, TRT Haber, Kanal A ve TRT 6’da gündeme ilişkin önemli açıklamalar yaptı.

Ahmet Gündoğdu, Çözüm süreci ve Başbakan Davutoğlu ile Akil İnsanlar görüşmesinin ayrıntılarını üç ayrı canlı yayında anlattı. İHH tarafından organize edilen, Memur-Sen’in paydaş olduğu Yetim Dayanışma Projesi hakkında da Gündoğdu, kamuoyuna çağrılarda bulundu.

Gündoğdu, Akil İnsanların, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bir araya geldiği toplantıda medeniyet ve eşit yurttaşlık vurgusunun öne çıktığını belirterek, “Toplantıda aynı gemide olanların aynı yönde hareket etmesi gerektiğine dikkat çekildi. Çözüm sürecinin Türkiye’nin en önemli ve yerli projesi olması, bu proje ile hem içeride, hem dışarıda Türkiye’nin şaha kalkacağı tespit edildi. Başbakan Davutoğlu, sürecin yerli oluşu, konjonktürel değil, tarihi bir proje oluşu ve bu sürecin tarafının, sahibinin milletin olduğunu vurgulayan bir konuşma yaptı. Ayrıca toplantıda, 6-7 Ekim olaylarıyla yaşanan iş kazasının tamiri, kamu düzenin temini noktasına dikkat çekildi” dedi.

“Hükümet Süreçte Kararlı”

Gündoğdu, Çözüm sürecinde hükümetin kararlı bir tutum içerisinde olduğuna vurgulayarak, “Türkiye’nin kendi iç sorununu çözmesiyle elde edeceği fırsatların farkında olan, İslam kardeşliğinin, medeniyet davamızın Türk’e de, Kürt’e de yüklediği sorumluluğun bilincinde olan bir devlet vardı. Yaptığımız toplantıda kutuplaştırmanın ya da karşılaştırma doğuracağı zararın farkında olan zinde ve berrak bir bilinç gördüm. Irkçılığın dışlandığı, kardeşlik bilincinin yeniden harekete geçirilmesi için kararlı bir duruş vardı” diye konuştu.

“Sürece Millet Sahip Çıkıyor”

“Çözüm süreci millidir, ülkeyi şaha kaldıracak. Çözüm Sürecinin sahibi, tarafı millettir” diyen Gündoğdu, “Biz bu düşüncelerle yola çıktık. Millet adına sahadaydık. Talepleri yetkililere taşıdık. Şiddete bulaşmayan herkes bu ülkenin vatandaşı, hepimizin kardeşidir. Demokratikleşmeden asla taviz vermeden, vatanın bölünmezliğini koruyarak bu sorunu çözmemiz lazım düşüncesiyle sahadaydık. Milletimizin sitemlerini, tekliflerini, taleplerini Meclise taşıdık. Akiller olarak yaptığımız Türkiye turunda, İslam’ın ve ümmet bilincinin yüklediği sorumlulukları paylaşmıştık. Bu şekilde en kızgın karşılandığımız yerlerden bile kucaklanarak uğurlanmıştık. Bu durum, çözüm yerinin Meclis, sahibinin millet olması, derin devletin, JİTEM’in, vesayetçi devletin vatandaşlarını tanımak yerine tanımlayarak, kategorize ederek ötekileştirdiği çirkefliğin sona ermesiydi, vatandaşların da bizden talebi buydu” ifadelerini kullandı.

“Kobani İstismar Ediliyor”

Kobani bahanesiyle Çözüm sürecine destek veren Kürtlerin hedefe konulduğunu vurgulayan Gündoğdu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kobani istismar edilerek provokasyonlar yapıldı. Yardım yerine şiddet yaptılar. Kürtlere, derin devlet, ırkçılık ve Türkçülük gibi, Faşist Kürtçülük de zarar veriyor. Kobani’yi, Kürtleri temsil ettiğini savunan bir siyasi parti ve yandaşı olduğu kesimler istismar ediyor. Sayın Başbakanın dün özel toplantıda değindiği gibi bende Kobani’nin istismar edildiğini düşünüyorum. Önemi her geçen gün daha da artan Çözüm süreci, kararlılıkla ve ortak iradeyle sürdürülmelidir. Ancak, Çözüm Sürecine yönelik olarak kendisini “Kürtlerin tek temsilcisi” olarak konumlandırma çabaları sergileyen kişi, örgüt ve partilerin bu çabalarının karşılık bulduğu algısının oluşması, sürecin istenilen seviyeye ulaşmasını engellemiştir.”

Mazlumun ırkına, inancına, kimliğine, cinsiyetine bakılmadan yardım eli uzattıklarını da belirten Gündoğdu, bu kapsamda 2 gün önce 7 bin 100 battaniye ve 3 bin yatak yardımının Suruç’ta ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığını söyledi. Gündoğdu, yapılan yardımların bazı çevreler tarafından istismar edildiğini, insani yardımların insanların diline, dinine, rengine bakılmaksızın yürütülmesi gerektiğini dile getirdi.

“Çözüm Raporu Başbakan’da”

Memur-Sen olarak hükümete çözüm süreci raporu sunduklarını aktaran Gündoğdu, “Çözüm süreci şeffaf ve milletin geleceği adına bir projedir. Şu ana kadar terör kaynaklı 30 yıllık sürede olduğu gibi şehit haberinin gelmemiş olması bu milletin Türk’üyle, Kürt’üyle tamamımın ortak kazancıdır. Bu düşünce ile hareket edilmeli. Akil İnsanlar Heyeti’nin yeniden bir araya gelmesi, durum değerlendirmesi, Çözüm İradesine ve Çözüm Sürecine yönelik millet desteğine vurgu yapacak pozisyon alması son derece önemlidir” şeklinde konuştu.

“İç Sorunlarını Çözen Yeniden Büyük Türkiye”

Yeniden Büyük Türkiye yolunda herkese büyük görevler düştüğünün altını çizen Gündoğdu, yeniden büyük Türkiye için reformların devam etmesi gerektiğini söyledi. Gündoğdu, “Biz bu olayın restorasyon boyutuyla, geçmişte birlikte yaşayan bu milletin arasına sokulan nifakla 30 yılda şehitlerimiz, can kaybı, mali kayıplar ve kendi içerisinde sorunlarıyla boğuşan bir ülke olmaktan kurtulup, dünya mazlumların daha güçlü sahip çıkacak, kendi sorunlarını da çözmüş yeniden büyük Türkiye idealinin peşindeyiz” diye konuştu.

“Hedefimiz 50 Bin Yetime Sahip Çıkmak”

İHH İnsani Yardım Vakfı’nın yürüttüğü yetim projesine Memur-Sen’in de paydaş olduğunu hatırlatan Gündoğdu, yetimlere sahip çıkmalıyız çağrısında da bulundu. Gündoğdu, “İHH’nın projesi kapsamında hedefimiz 50 bin yetime sahip çıkmak. Yetimlerimiz bize Allah Resulünün emanetidir. Yetimlerimize sahip çıkalım. Yetimlere sahip çıkmalıyız, organ/fuhuş mafyası ve misyonerler yetimlerin peşinde. Yaklaşık dünya’da 400 milyona yakın yetim var, Türkiye 47 bin yetime şu ana kadar sahip çıkmış İHH aracılığıyla… Geçen yıl Milli Eğitim Bakanlığı’nda yapılan projeyle de 8 bin yetime ancak ulaşılabilmiş. Biz bu sene Eğitim-Bir-Sen olarak Milli Eğitim’de bu 8 bin sayısının en az 50 bine çıkarılmasına karar verdik. Unutmayalım ki yetimler ana babası ölünce değil, onlara ümmet sahip çıkmadığında yetim kalırlar” dedi.

21 Eki 2014 - 11:37 - Memur Haber


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Memur Postası Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Memur Postası hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Memur Postası editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Memur Postası değil haberi geçen ajanstır.