Sınav değişiklikleri her dönemin ve her yaş grubunun muhatap olduğu bir tartışma alanı haline geldi. Dünyaya gözlerini yeni açan bir bebeğin önünde kaderine çizilmiş hayatını yaşama imtihanı vardır esasında. Belki kader ona gülecek sürekli mutlu olacak belki yaşam inişli çıkışlı bir güzergah çizecek belki de sürekli yokuş yukarı gitmek için sıkıntı üstüne sıkıntı çekecektir.
Bu bebek hiçbir şeyin farkında değildir. Hayatın bir parçası olan eğitim öğretim hayatı kendisine sürekli sürprizler yapacak, annesinin, babasının varsa kardeşlerinin konu komşunun mahallenin delikanlılarının bile hızına yetişemeyeceği bir sınav sistemi değişikliği ile karşılaşacaktır. Attığınız ok hedefine varmadan onlarca defa yön ve hedef değiştirecek ve okun hedefe varacak mecali kalmayacaktır.
Dört çocuklu bir ailenin ilk çocuğu geçtiğimiz yıl YGS ve LYS sitemi ile üniversiteye yerleşmiştir. Neyse ki sınav değirmeninin öğütücü dişlerine yem olmaktan son anda kurtulmuştur evin ağabeyi. Fakat ailemizin ikinci çocuğu on birinci sınıfa gitmektedir. Abisinin yolundan gitmek için yol hazırlığına başlamıştı ki yol değişti diye haber gelmiştir ve on birinci sınıf öğrencisi ne yapacağına karar veremez ve şaşkın şaşkın büyüklerin vereceği kararı beklemeye koyulur.
Derken haber gelir, fakat yol farklı yolun şartları da farklıdır. O güne kadar alıştığı yöntemlerde ciddi değişiklikler yapmak zorundadır bu öğrenci. YGS-LYS birleşmiştir, tek güne iki sınav koymuştur büyükler ve birinci oturumda tüm öğrencileri 40 soru Türkçe 40 Soru matematik sınavına davet etmektedir. İkinci oturum aynı gün içerinde birkaç saat sonraya konmuştur ve bu sefer 160 soru sorulmaktadır. Seç beğen hangisinden çözersen çöz misali.
Ailemizin üçüncü çocuğu henüz yedinci sınıftadır. TEOG sınavına bir sene kalmıştır ve hazırlıklar, kurslar, soru çözmeler başlamıştır. 8. Sınıflar sınav hazırlıklarına çoktan başlamıştır ve sınava da birkaç ay kalmıştır. Ailemizin 7. Sınıfa giden kızı bir akşam bir altyazı okur ve bu altyazı da “TEOG kaldırıldı” haberi geçmektedir. Kızımız önce sevinir sınavsız istediği bölüme gideceği için. Çalışmayı bırakır ve yeni sistemin birkaç günden açıklanacağı haberleri üzerine sürekli müjdeli haberi bekler.
O haber bir türlü gelmez, öğrencimizin hem de sınavsız, istediği yere gitme hayali de suya düşmek üzeredir. Çünkü bu belirsizlik sürecinde her kafadan bir ses çıkmaktadır. Sadece başarılı öğrenciler fen liseleri ve proje liseleri için sınava girebilecektir, geri kalan yüzde 95’lik öğrenci grubu evinin yakınındaki okula gidecektir. Kızımız ve ailesi düşünmeye ve biraz da tedirgin olmaya başlar. Ya yüzde 5’lik dilime giremezse ne olacak?
Mahallede yedi tane ortaokul vardır fakat sadece iki lise vardır. Bu liselerin başarı durumu da çok düşük seviyededir. Baba sessiz sesiz düşünmeye ve konuşmaya başlar. Acaba kızını özel okula mı gönderse, varını yoğunu kızı için mi harcasa, yoksa kızının bu değişim sürecinde heder olacağını düşünmektedir.
Bir de ilkokulu henüz bitirmiş ve 5. Sınıfa geçmiş bir oğlu vardır ailenin. O daha çocukluğunu yaşarken pek de ilgilenmemektedir tüm bu sınav değişikliklerinden. Bir haber düşer ajanslara. 5. Sınıflara Türkçe, matematik, fen ve İngilizceden MİS yapılacakmış. Siz sakın MİS ismine bakarak bu sistemi süt ve çikolata kadar sevimli sanmayın. Her sınıf seviyesinde bu derslerden sınava girecekler. Aile hemen bir telaşla çocuğunu oyun alanından eve getirir. Baba da gündüzden bir poşet test kitabı almıştır. Zira sınav artık beşinci sınıfta yapılacaktır. Üstelik her sınıf seviyesinde yapılacakmış.
Anne ve baba çocuklar uyuduktan sonra bir birine bakarlar. Baba der ki, ben artık yoruldum bu sınav değişikliklerinden. Acaba bu işin başka yolu yok mudur? Neden bu değişiklikler? Sağlıkta bu kadar değişiklik olmuyor, vergi sisteminde bu kadar değişiklik olmuyor, emeklilik sistemi yıllardır aynı herkes altmış yaşında emekli oluyor. Yollar raylar, köprüler, havaalanları, mahallenin pazarı ve Bakkal Ali Abi bile yıllardır aynı yerde duruyor. Tüm bunlarda bozulan yerler tamir ediliyor. Eğitim sistemi de böyle olsa olmaz mı?
Yorum yazarak Memur Postası Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Memur Postası hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Memur Postası editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Memur Postası değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Memur Postası Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Memur Postası hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Memur Postası editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Memur Postası değil haberi geçen ajanstır.